Tütüncü, Cemil Meriç Kitaplığı’nın son hazırlıklarını inceledi
Kepez Belediyesi’nin eski, Dokuma Fabrikası’na enerji sağlayan köhne trafo binasını restore ederek kütüphaneye dönüştürdüğü Cemil Meriç Kitaplığı’nda açılış hazırlıkları tüm hızıyla devam ediyor. Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’de, Antalya’nın en zengin kütüphanesinde hummalı bir şekilde devam eden çalışmaları yakından takip ediyor. Başkan Tütüncü, kütüphanenin raflarında yer alacak eserlerin tek tek seçildiği ve otomasyon sistemiyle kayıt altına alındığı Mimar Sinan Kongre Merkezi’nde ve ardından da 19 Mayıs 2021’de açılması planlanan Cemil Meriç Kitaplığı’nda incelemelerde bulundu. Başkan Tütüncü’ye, Cemil Meriç Kitaplığı’na katkılar sunan Av. Osman Zeki Özcan eşlik etti. Sürücü koltuğuna oturan Başkan Tütüncü, Av. Osman Zeki Özcan’ ı da yanına alarak, keyifli bir yolculuğun ardından, Cemil Meriç Kitaplığı’nın hazırlık çalışmalarını inceledi.
Kütüphanecilik tarihinin en geniş kampanyası
Cemil Meriç Kitaplığı’na 65 binden fazla kitap bağışlandığını belirten Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, “Türk kütüphanecilik tarihinin en geniş kitap bağış kampanyasını başlattık. Bağışçılarımızla çok güzel anlar yaşadık. Onların getirdikleri kitapların her birisini sevdik. Şimdide o kitaplar raflardaki yerlerine hazırlanıyor. Çok farklı sosyal çevrelerden toplanan kitaplarla çok farklı, çok renkli bir kütüphane meydana geldi. Kitapların kalpleri birleştirdiği kadar hiçbir şey kalpleri birleştirmiyor. Kütüphanemiz Antalya’nın en zengin kütüphanesi olacak. Açılışında da 110 bin kitapla bismillah diyeceğiz. Kütüphanemiz 365 gün 24 saat açık olacak. Bunun bir sebebi var. Dokuma Fabrikası 1961’de açılıyor. 2003’te kapanana kadar 365 gün 24 saat açıkmış. Ona bir nazire olsun diye o fabrikanın trafo binası kütüphane olduysa, oda 365 gün 24 saat açık olmalı dedik. Yıllarca kocaman bir fabrikaya enerji üretmiş bu trafo şimdi fikir, düşünce üretecek. “ dedi.
Gelecek kuşaklara meşale olacak
Av. Osman Zeki Özcan’da Kepez’e kazandırılan güzel eserden dolayı duyduğu mutluluğu getirdi. Özcan, “Kütüphane demek, kültür demek… Bu nedenle çok değerli. Çok güzel çabalar bunlar. İnşallah gelecek kuşaklara bir meşale olarak kalacak. Böyle bir projede yer almak benim için bir şans. Trafo binasının bodrumu akreplerin cirit attığı bir yerken, şimdi ferah, havadar, muhteşem eserleriyle, kafeleriyle, dış mekanıyla bambaşka bir şeye dönüşüyor. Bu dönüşüm bir simyacılık eseri…. “ diye konuştu.