Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’nın (KOSGEB) faizsiz kredi başvurusu ile ilgili birçok konuda olduğu gibi bu konuda da samimi olunmadığının altını çizen Mehmet Başaran,

“Her gün onlarca esnaf ile görüşüyorum. Bunların birçoğu gerek beni ziyaret ederek gerekse telefonla arayarak dert yanıyor. Son dönemde esnafın durumu gerçekten içler acısı.

Senetler, çekler ve krediler konusunda tam bir çıkmaz içerisindeler. Bu sıkıntı hem büyük esnaf hem de küçük esnaf için geçerli. Her iki kesimde ayakta kalmak için mücadele ediyor.

Küçük işletmelere 75, mikro işletmelere 30 bin TL 3 yıl geri ödemesiz tamamı faizsiz denilen destek paketini almak için işletmelerden istenen bu şartlar pandemi döneminde hiçbir firma tarafından sağlanamıyor.

Firmaların devlete, bankalara ya da şahıslara borcu olmasa zaten bu destek paketine ihtiyacı olmazdı. Hükümetin yanlış ekonomik politikaları yüzünden ülkede sicili temiz firma kalmadı.

Vergi, SGK ve kredi borcu olmayan firma yok denecek kadar az. Şimdi açıklanan destek paketinde de ‘borcu olmasın‘ şartı aranıyor. Açıkçası kredi konusunda samimi davranıldığını düşünmüyorum” dedi

Siz Yapamıyorsanız Bırakın, İyi Parti Yapar

Pandemi döneminde mağduriyetler yaşayan ve kredi alan esnafın bunu geri öderken faiz ödeyeceğini düşünmediğini de aktaran Başkan Başaran, “Açıkçası esnaf kandırıldığını düşünüyor ve bu konuda son dersçe haklı.

Çünkü bu krediyi verenlerin tefeciden bir farkı yok. Tefecide aynı bunlar gibi, her ay ana parayı değil faizini alıyor. Esnafın ayakta kalması isteniyorsa bir an önce bu tür anlamsız engellemelere son verilmelidir.

Zira piyasada sıkıntı yaşamayan tek bir esnaf kalmadı. AKP Hükümeti, acilen esnafın bu derdine çare bulmak durumundadır. Bulamıyorsa da bıraksın İYİ Parti kadroları bu işlerin üstesinden gelecek vizyon,

öngörü ve yeteneğe sahiptir” diye konuştu.

Ülke Adeta Borç Batağında

Başaran, 19 yıllık AKP İktidarında Türkiye'nin iç ve dış borçlarının katlanarak arttığını hatırlatarak şöyle konuştu: “Bankalara kredi borcu olmayan küçük ve orta boy işletme neredeyse yok gibi.

AKP iktidarı hem devleti hem şirketleri hem de vatandaşı borç batağına sürükledi. KOBİ'lerin çok büyük bölümünün borçlanma maliyeti son bir yılda arttı.

Türkiye'deki şirketlerin yüzde 95'inden fazlasının küçük ve orta ölçekte işletmelerden oluştuğu dikkate alındığında ekonomi açısından vahim bir tablo ortaya çıkıyor.

Pandemide borçlanma maliyeti artışında ilk sırada olan Türk şirketleri ekonomik istikrarsızlıktan şikayetçi. Dolayısıyla bu da pandemiyle mücadele eden Türkiye'deki 3 şirketten 2'sinin sırtındaki borç yükünün ağırlaştığını ortaya koymaktadır”